Cumartesi akşamı yemek yemeğe üçümüz, Çağrı, Shriya ve Shriya’nın bir gece önceki tanıştığımız arkadaşlarından biri Yedi ile, Jewel Square’deki Frangi Pani Pub’a gitmeye karar verdik. Jewel Square’re girdiğimizde Çağrı ve Görkem elektronikçilere girdiler; ben, Açelya ve Shriya da Mango’ya girdik. Açelya gerçekten alışveriş yaparken, ben ve Shriya içerdeki kıyafetlerin yarısıyla dalga geçmekle meşguldük. Kepenkleri üstümüze kapatan Mango yetkilileri bizi kısa bir süreliğine korkutsa da çıkmak istediğimizde neyse ki bizi içeride bırakmadılar.
En üst kata çıktığımızda Frangi Pani’de oturacak yer olmadığı için barda bekleyebileceğimizi söylediler. Biz de riski göze almayıp hemen yanındaki, Alex Velasco’yla Frangi Pani’ya gelip de kıyafetlerimiz yüzünden alınmadığımızda gittiğimiz, Indijoe’s’a gittik. Cumartesi günleri açık büfe hizmet veren yere yemek artı bir bira dahil 375Rs (14.80TL) verdik.
Yemeklerin hiç de acı olmadığı ve açık büfe olduğu için yemeğe büyük bir mutlulukta devam ediyorduk ki, Görkem’in arkasında masamızı röntgenleyen bir aşçı belirdi.
Görkem’in fotoğraflarını çekmesi üzerine sağa doğru süzülerek kaçan aşçıyı, gece boyu bir daha görmedik. Tatlılara geçtiğimizde fark ettiğimiz çukulata şelalesi ve tatlılar sayesinde çok güzel bir yemek yiyip, çok da güzel zaman geçirdik. Hatta zamanın nasıl geçtiğini anlamamamız üzerine restorandaki ışıkları kapatıp bizi nazikçe dışarıya davet ettiler.
Restoran çıkışında Görkem ve Çağrı eve dönerken, ben, Açelya, Shriya ve Yedi Frangi Pani Pub’a girdik. Eğer dans eden insanları, sürekli konuşan dj’yi ve alevli bar tezgahını saymazsak, dekorasyonu ile gerçekten bir pub. Ama saydığım şeyler işin içine dahil olduğundan mekana pub/disco demek daha doğru olabilir. Kapıdaki cüsseli abime güvenip, gece 1.30’ta kapanacak zannederken, 45 dakika önce kapanması eğlencemizi yarıda kesti. Paşa paşa eve döndük.
On Saturday evening we decided to eat out, in Frangi Pani Pub in Jewel Square with Çağrı, Shriya and Shriya’s friend Yedi, whom we have met the day before. Once we arrived to the Jewel Square Görkem and Çağrı entered to the electronics store and me, Açelya and Shriya entered Mango. While Açelya was actually shopping, me and Shriya was busy making fun of the clothes. People working in Mango closing the shop while we were still in it was a little scaring but at least they have letted us go out when we wanted to.
When we arrived to the top floor, they told us that there is no place to sit in Frangi Pani so we had to wait in it’s pub, we decided not to wait. We choosed the place next to it, Indijoe’s, the one which we also ate when we came to Frangi Pani with Alex Velasco, but didn’t managed to enter because of our clothes. On Saturdays, they was no menu to choose from, but an open buffet. The price of the open buffet plus a beer is 375Rs (5.82TL).
While we we’re feasting ourselves with the open buffet, we realised the cook behind Görkem, who was spying on us. Because of Görkem taking his pictures he has creeped away to the right side. We haven’t seen him again for the whole night. When we passed to the desert we realized that there was a chocolate fountain. We were really happy once the meal finished. We have spended so good time that we didn’t realized how fast time passed, so the restaurant closed the lights to guide us out kindly.
Görkem and Çağrı decided to return home and me, Açelya, Shriya and Yedi entered the Frangi Pani Pub. If you don’t count for the wildly dancing people, constantly talking dj and the burning bar Show, with it’s decoration, it was a normal pub. But i guess the the things i have just counted makes it a Pub/disco. We have foolishly trusted the muscly bodyguard and thought that it was going to close at 1.30 but it closed 45 minutes earlier then that. We had to go home having half fun.
~Can
No comments:
Post a Comment